HÜDA PAR Lideri Yapıcıoğlu'ndan Gazze Değerlendirmesi

HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Gazze'deki ateşkesi değerlendirdi. Batman'da yaptığı ziyaret ve konuşmalarda ateşkesi Filistin direnişinin zaferi olarak nitelendirdi. Yapıcıoğlu, İsrail'in askeri hedeflerine ulaşamadığını ve Hamas'ın direnişinin siyonizmin burnunu sürttüğünü belirtti. Uzun süredir devam eden çatışmaların Filistin halkına büyük acılar yaşattığını, binlerce insanın hayatını kaybettiğini ve ağır hasarlar aldığını vurguladı. Esnaf ziyaretleri ve sivil toplum kuruluşlarıyla yaptığı görüşmelerin ardından kamuoyuyla paylaştığı değerlendirmelerinde, ateşkesin sağlanmasına kadar devam eden saldırıların insanlık dışı olduğunu dile getirdi. Yapıcıoğlu, ateşkesin kalıcı olmasını ve bölgede barışın tesis edilmesini temenni ettiğini sözlerine ekledi.

Suriye'deki Durum ve Çözüm Çağrısı

Suriye'deki iç savaş hakkında da konuşan Yapıcıoğlu, Suriye halkının kendi zalimini devirdiğini ancak emperyalist güçlerin bölgedeki karışıklığı sürdürmek istediğini ifade etti. Suriye'nin tüm kesimlerine (Arap, Kürt, Türkmen, Müslüman ve gayrimüslim) daha büyük bir kaos ortamından kaçınmak için adil bir sistem kurmak üzere birlik olmaları çağrısında bulundu. Ülkenin geleceğini belirleyecek olan bu süreçte, tüm tarafların diyalog ve uzlaşı yoluyla ortak bir noktada buluşmaları gerektiğini vurguladı. Emperyalist güçlerin bölgedeki varlığının istikrarsızlığı artırdığını belirten Yapıcıoğlu, Suriye halkının kendi geleceğini tayin etme hakkına sahip olduğunu tekrarladı. Suriye'de barış ve istikrarın sağlanması için uluslararası camianın yapıcı bir rol üstlenmesi gerektiğini düşündüğünü belirtti. Bu süreçte bölgesel güçlerin de iş birliğinin önem taşıdığını hatırlattı.

İmralı ve Kürt Meselesi Üzerine Görüşler

İmralı heyetinin ziyaretlerini de ele alan Yapıcıoğlu, şiddet ve silahın bir hak arama yöntemi olmadığını ve mutlaka terk edilmesi gerektiğini savundu. Yıllardır süregelen Kürt meselesinin çözümüne dair görüşlerini paylaşan Yapıcıoğlu, silah bırakılması gerektiğini vurguladı. Bu meselenin PKK'nın elindeki silahlarla özdeşleştirilmemesi gerektiğini, iki farklı meselenin birbirine karıştırılmaması gerektiğini, aksine bağımsız olarak ele alınarak çözüme ulaştırılması gerektiğini savundu. Ülkenin uzun yıllardır enerjisini ve kaynaklarını tüketen bu meselenin çözümü için tüm tarafların samimi adımlar atması gerektiğini dile getirdi. Kardeşliğin tesis edilmesi ve ülkenin birliğinin korunması için her türlü çabanın gösterilmesi gerektiğine dikkat çekti. Bu konudaki görüşlerinin, ülkenin uzun süredir devam eden sorunlarına kalıcı bir çözüm bulmayı amaçladığını belirtti.